Kripto para piyasalarına TON Coin ile adım atan Telegram, kurucusu Pavel Durov’un tutuklanmasıyla gündemde. Fransa tarafından yapılan Durov’un gözaltına alınması, gizlilik hakları savunucularının dikkatini çekti. ABD ve AB, Telegram’ın kullanıcı verilerini paylaşmasını uzun süredir talep ediyordu. Rusya da benzer taleplerle Durov’u zorladı.
Telegram ve Veri Gizliliği
Birçok platform, ABD ve Avrupa Birliği ile iyi ilişkiler kurmak adına kullanıcı verilerini paylaşıyor. Bu durum çeşitli sızıntılarla ortaya çıktı. Eski NSA çalışanı Edward Snowden, içeriden biri olarak bu durumu ifşa etti ve Citizenfour belgeseli bu konuda detaylı bilgi sunuyor.
Telegram, kullanıcı verilerinin hükümet talepleri doğrultusunda sağlanması konusunda zorluk çıkaran bir platform. Bu nedenle Durov Rusya’da yaşamıyordu. Rusya’nın kullanıcı verilerine erişim için özel anahtar talep etmesinin ardından Durov, yetkililere eski anahtarlar gönderdi. ABD ve AB de aynı anahtarları talep etti.
Bu olay, durumun ne kadar saçma bir hal aldığını gözler önüne seriyor.
Yakalama Kararı Mart Ayında Çıktı
Fransız idari belgelerine göre, Telegram’ın arkasındaki isimler için 2024 Mart ayında tutuklama emirleri çıkarıldı. Durov, Azerbaycan’dan Paris’e indikten sonra 24 Ağustos tarihinde gözaltına alındı. Bu emir, Telegram’ın önceki soruşturmalarda iş birliğini reddetmesinin ardından çıkarıldı.
Yetkililer, belirli bir Telegram kullanıcısının kimliğinin tespit edilip bildirilmesini istedi ancak yanıt alamadı. Talep edilen bilgiler, çocuk pornosu bulundurmak ve yaymakla suçlanan bir kişiye ait olduğu belirtildi.
Kullanıcılar İçin Öneriler
Telegram kullanıcısı olarak aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz:
- Gizlilik ayarlarını sıkılaştırın ve fazla bilgi paylaşmaktan kaçının.
- Düzenli olarak uygulama güncellemelerini yaparak güvenlik açıklarını kapatın.
- Şüpheli bağlantılara tıklamaktan ve bilinmeyen kaynaklardan dosya indirmekten kaçının.
Kripto konusunda ılımlı duruş sergileyen BAE, Telegram’a daha rahat bir ortam sunarak merkezin kendi ülkelerine taşınmasını sağladı. Ancak 2017’de BAE casuslarının Durov’un telefonunu hacklemesi, güven konusundaki endişeleri artırdı.