Kripto para dünyasında kendini kanıtlamış analist Davinci Jeremie, Shiba Inu’ya (SHIB) yönelik olarak yatırımcıların 1 dolar hedefi beklentilerini ele alarak çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yaptığı değerlendirmelerde, bu seviyeye ulaşmanın mevcut arz ve küresel piyasa büyüklüğü göz önüne alındığında matematiksel olarak mümkün olmadığını ifade etti.
Matematiksel Gerçekler ve Piyasa Beklentileri
Jeremie, daha önce Bitcoin’in 2011’da 1 dolar seviyesinde alım önerisiyle adını duyurmasının ardından, SHIB’in benzer bir fiyat hedefine ulaşmasının gerçek dışı olduğunu vurguladı. Mevcut token adedi düşünüldüğünde, 1 dolarlık bir fiyatın neredeyse 600 trilyon dolarlık piyasa değeri yaratacağını, bu rakamın ise dünya genelindeki tüm finansal varlıkları aşacağını dile getirdi.
Analist, spekülatif yorum ve söylentilerin piyasada yanlış beklentilere yol açabileceğine dikkat çekerek, yatırımcıların mantıklı hesaplamalar ve sürdürülebilir projeksiyonlar doğrultusunda hareket etmesi gerektiğini savundu.
Deflasyonist Yakım ve Teknik Gelişim Süreci
SHIB ekosisteminde tokenların dolaşımdan çıkarılmasına yönelik işlemler artış gösterirken, deflasyonist mekanizmanın güçlendirilmesi ile fiyatın dengeli bir şekilde seyretmesi hedefleniyor. Son günlerde gerçekleşen önemli token yakımlarının, piyasada arzın kademeli olarak azaltılmasına katkı sağladığı belirtildi.
Bu süreç, yalnızca fiyat spekülasyonuna dayalı ani sıçramalar yerine, altyapı ve teknolojik yeniliklere yatırım yapılmasının önemini ortaya koyuyor. Geliştirici ekip, layer-2 çözümleri ve Fully Homomorphic Encryption gibi ileri şifreleme yöntemleri üzerinde çalışmalarını sürdürüyor.
Projenin teknik ekibinden Kaal Dhairya, yatırımcıların fiyat odaklı spekülasyonlardan ziyade teknolojik gelişmelere yönelmeleri gerektiğini belirtti.
Piyasa düşerken yorumlar da sertleşiyor ama biz işimize bakıyoruz. Gürültüyü görmezden gelin.
Sektör uzmanları, SHIB’in fiyat hareketlerinin arkasındaki temel dinamiklerin token arzı, deflasyonist yakım mekanizmaları ve teknolojik altyapı yatırımları olduğunu vurguluyor. Yatırımcıların kısa vadeli beklentiler yerine uzun soluklu stratejilere önem vermeleri gerektiğine dikkati çekiyor.
Analistlerin ve teknik ekiplerin açıklamaları, piyasanın gerçekçi temeller üzerine inşa edilmesi gerekliliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Yatırımcılar, bu gelişmeleri yakından takip ederek daha bilinçli kararlar alma imkanına kavuşabilir.