Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) bir komisyon üyesi, kurumun yasal prosedürlerini eleştirerek düzenleyici bütünlüğe ve ifade özgürlüğüne zarar verdiğini belirtiyor. SEC komiseri Hester Peirce, davalıların SEC ile uzlaştıktan sonra SEC’in iddialarına karşı kamuya açıklamalar yapmalarını yasaklayan “tıkaç kuralı”nın kaldırılması gerektiğini savunuyor.
Peirce, SEC’in 1972’den beri uyguladığı bu kuralın değiştirilmesi gerektiğine dair bir dilekçenin reddedilmesine karşı çıktığını ifade ediyor. Bu kural, davalıların uzlaşma sonrası SEC’in iddialarını kabul etmeyi reddetmelerini veya bu iddialara karşı çıkmalarını yasaklıyor ve Peirce’a göre bu, düzenleyici bütünlüğü zayıflatıyor ve anayasal ifade özgürlüğüne dair endişeleri artırıyor.
Ayrıca, SEC’in iddialarını açıkça reddeden veya şikayetin gerçeklere dayanmadığı izlenimini yaratan herhangi bir açıklama yapmaları da yasaklanmış durumda. Peirce, bu kuralın davalıların ifade özgürlüğüne ket vurduğunu ve SEC tarafından yapılan iddiaların eleştirisini engellediğini belirtiyor.
Peirce, davalıların ihlal durumunda SEC’in iddialarını inkar etmemeyi kabul etmelerinin uzlaşma sürecine müzakere edilemez bir şart olarak eklendiğini ve bu kuralın ihlali durumunda SEC’in davalıları mahkemeye geri çağırma hakkına sahip olduğunu dile getiriyor.
SEC, 2023 yılında kripto sektörüne yönelik yaptırımları ve topladığı cezalarla 10 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Peirce, SEC’in daha önceki onlarca yıllık deneyimine dayanarak, davalıların iddiaları reddetme haklarının yaptırım programını zayıflatmadığını, tam tersine diğer federal kurumların da benzer izinler verdiğini savunuyor.