ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), blockchain alanında faaliyet gösteren Dragonchain ile sürdürülen yasal süreci geri çektiğini duyurdu. Davanın, şirketin 2017 yılında gerçekleştirdiği kripto para arzı nedeniyle açılan soruşturmanın bir parçası olduğu belirtildi. Yeni yaklaşım, SEC’in kripto varlıklarla ilgili politikalarında gözlemlenen değişimin bir göstergesi olarak yorumlanıyor.
SEC’in Politikadaki Yenilenme Adımları
Geçmişte kripto para piyasasına yönelik sert tutumuyla bilinen SEC, eski başkan Gary Gensler döneminde pek çok benzer suçlamaya imza atmıştı. Ancak yönetimdeki değişiklik ve Kripto Görev Gücü’nün kurulmasıyla kurum, daha esnek bir strateji benimsedi. Özellikle Coinbase ve Kraken gibi büyük platformlara ait davalarda yaşanan yumuşama, yeni politikanın altını çiziyor.
2017’deki ICO davası kapsamında, Dragonchain ve bağlantılı kuruluşlar, “kripto para menkul kıymetleri” satışında bulunmakla suçlanmıştı. Şimdiki dosyada, mevcut koşullar değerlendirilerek davanın devam ettirilmemesine karar verildiği bildirildi. Bu adım, sektöre yönelik baskının azalmasına neden oldu.
Piyasanın Tepkisi ve DRGN Coin Hareketleri
Yeni gelişmeler sonrasında, SEC’in açtığı dava yerine, kripto piyasasında rahatlama beklentileri ortaya çıktı. Kurumun, hangi kripto varlıkların menkul kıymet kapsamına girmeyeceği hususunda net açıklamalar getirmeyi hedeflemesi, yatırımcıların yüzünü güldürdü. Memecoin gibi fenomenlerin artık düzenleyici kısıtlamalara tabi olmadığının belirtilmesi de piyasa üzerinde olumlu etki yarattı.
Ayrıca, Dragonchain’in ana ağındaki DRGN coin, duyurunun ardından önemli bir değer artışı yaşadı. Sadece 24 saat içinde yüzde neredeyse %96’lık bir sıçrama yaşayan altcoin, yatırımcıların dikkatini bir kez daha çekti. Piyasa analistleri, bu hareketliliğin bir süre daha devam edebileceğini öngörüyor.
Bu süreçte SEC yetkilileri, kararın gerekçelerini içeren dosyada şu ifadenin kullanıldığını belirtti:
“Mevcut koşullar doğrultusunda ve takdir yetkisini kullanarak, Komisyon bu davanın düşürülmesinin uygun olduğuna inanmaktadır.”
Kripto sektörü, regülasyonların sıkılaştırılmasından ziyade akıllı düzenlemelerle daha serbest bir piyasa ortamı oluştuğunu yorumluyor. Akıllıca atılan bu adım, hem yatırımcı güvenini pekiştiriyor hem de piyasanın geleceğine dair umutları artırıyor.