Donald Trump yönetimi tarafından önerilen “Department of Government Efficiency” (D.O.G.E.), Amerika Birleşik Devletleri’nde artan enflasyon ve hükümetin gereksiz harcamalarıyla mücadele etmeyi amaçlıyor. Enflasyonun özellikle düşük gelirli Amerikalılar üzerindeki olumsuz etkileri göz önüne alındığında, bu yeni departmanın ekonomik sürdürülebilirliği sağlamak adına önemli bir adım olduğu ifade ediliyor.
D.O.G.E.’nin Misyonu
D.O.G.E.’nin temel görevi, hükümet harcamalarındaki israfları önlemek ve enflasyonu kontrol altına almak. Son verilere göre, ABD’de enflasyon geçen yıl %2,6 oranında arttı. Federal Rezerv’in faiz indirimlerine rağmen, fiyatların istikrara kavuşturulması henüz tam anlamıyla sağlanamadı. Departmanın bu bağlamda, ekonomik dengeyi sağlayıcı politikalar üretmesi bekleniyor.
Winklevoss Kardeşlerin Görüşleri
Gemini’nin kurucularından Tyler Winklevoss, D.O.G.E.’nin enflasyonla mücadelede önemli bir girişim olduğunu dile getiriyor. Winklevoss, artan enflasyonun düşük gelirli Amerikalılar üzerinde büyük bir yük oluşturduğunu belirterek bu durumu “sessiz vergi” olarak nitelendiriyor. Aynı zamanda, kripto para düzenlemelerine yönelik eleştiriler de yaparak, bu sektördeki kısıtlamaların ekonominin inovatif çözümler bulmasını engellediğini öne sürüyor.
Winklevoss’a göre enflasyonu yönetebilmek için daha yenilikçi yaklaşımlar gerekli. Fakat bazı eleştirmenler, D.O.G.E.’nin yeterli yetkiye sahip olmayabileceği konusunda endişelerini dile getiriyor. Bu da departmanın enflasyonla mücadelede etkinliğini sınırlayabilir.
Öte yandan, Winklevoss kardeşler, Bitcoin‘in sınırlı arzının ekonomik istikrar sağlayabileceğini savunuyor. ABD dolarının değeri enflasyonla birlikte azalırken, Bitcoin’in merkeziyetsiz yapısı ve 21 milyon adetlik sınırlı arza sahip olması, onu ekonomik bir alternatif olarak öne çıkarıyor.
D.O.G.E.’nin enflasyonla mücadeledeki rolü büyük bir merakla bekleniyor. Ancak bu departmanın başarısını, alacağı yetkiler ve stratejilerin nasıl uygulanacağı belirleyecek. Öte yandan, Bitcoin ve diğer dijital paralar da potansiyel çözümler olarak giderek daha fazla tartışılıyor.