Oxford Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından yakın zamanda yayınlanan bir makalede, iflas durumunda kripto para yatırımcılarının ne gibi risklerle karşılaşacakları incelendi. Ayrıca makalede düzenleme ve çeşitli uygulamalarla bu risklerin azaltılabileceğinden de bahsedildi.
Borsalar İflas Ederse
Kripto para birimleri başlangıçta hükümetlerin, bankaların ve diğer aracıların müdahalesinden kurtulmanın bir yolu olarak piyasaya çıktı. Bununla birlikte gerçek şu ki, Bitcoin (BTC) ve diğer kripto para birimlerinin büyük bir kısmı yatırımcılar tarafından değil, borsalar gibi aracı kuruluşlar tarafından tutuluyor.
Bu da borçların ya da aracı kuruluşların olası iflasları durumunda müşterilerin varlıklarına ilişkin haklarla ilgili önemli riskler oluşturuyor. Yapılan açıklamalara göre herhangi bir borsanın iflas etmesi durumunda kullanıcıların varlıklarına ne olduğunu öğrenmesi oldukça uzun zaman alabilir.
Öte yandan rapor, müşteri haklarının nihayetinde geçerli iflas ve mülkiyet yasalarına bağlı olduğunu belirtiyor. Bununla birlikte kripto para biriminin yasal durumu ile ilgili uluslararası standartların eksikliği ve Blockchain tabanlı işlemlerin küresel doğası, hangi yasaların uygulanacağını belirlemeyi zorlaştırabilir.
İdeal olarak makalede, borsa ve müşteri arasında kararlaştırılan sözleşme yasasına öncelik verileceği belirtiliyor. Bu nedenle bir aracı şirketin şart ve koşulları, o platformda işlem gerçekleştirmeden önce temel olarak alınmalı.
Fonlara Ne Olur?
Kripto para birimi borsaları genellikle müşteri varlıklarını iki yolla depolar: Birleştirilmiş blok zincir adresi veya ayrı blok zincir adresleri. İlk seçenek, daha önce bir müşteri tarafından yatırılan veya müşteriye tahsis edilen bireysel token’ların başka bir müşterinin yararına kullanılması olasılığını arttırdığından daha büyük bir risk oluşturuyor.
Bu makale aynı zamanda müşteri varlıklarının yeniden kullanımını yasaklayan veya sınırlayan düzenlemelerin iflas durumlarında müşterileri daha fazla koruyabileceğini de ifade ediyor.
Kaynak: Cointelegraph