Küresel ekonomi ve uluslararası ilişkilerde yaşanan gerilimler kripto para piyasalarının nabzını tutarken, Çin’in ABD ile yürütülen müzakere sürecine dair açıklamaları yatırımcılar arasında endişe ve merak uyandırdı. Çin, müzakerelerin henüz başlamadığını vurgularken, tek taraflı yumuşama söylemlerini öne çıkardı.
ABD-Çin Gerilimi ve Kripto Piyasalarının Durumu
Bu açıklama, piyasada altcoinlere yönelik beklenmedik düşüş kaygılarını beraberinde getirdi. Yatırımcılar, Bitcoin’in mevcut seviye ve dalgalanmalar arasında, bir sonraki hedef olarak 100 bin dolarlık değere ulaşabileceğine dair umut besliyor.
Grafik analizleri ve piyasa yorumları, Bitcoin’in kısa süreli geri çekilmeler sonrası yeniden ivme kazandığını gösteriyor. Uzmanlar, küçük düzeyde gözlemlenen toparlanmanın yükseliş trendinin devam edeceğine işaret etti.
“Bitcoin boğalara tam da görmek istediklerini veriyor. Sığ bir geri çekilme, düşük aralığın geri alındığını teyit ediyor – sadece tekrar yükselmek için. Sırada 100 bin dolar olabilir.”
Öte yandan, piyasanın genel dinamikleri altcoin performansına bağlı olarak şekilleniyor. Özellikle MVRV oranı ve 365 günlük hareketli ortalama arasındaki kesişim, yeni boğa rallilerinin işareti olarak değerlendiriliyor.
“MVRV Oranı ile 365 günlük SMA arasındaki golden cross, yeni bir Bitcoin (BTC) boğa rallisi için kıvılcım olabilir!”
Yatırımcılar, temellere dayalı yatırım yöntemleri ile kısa vadeli trading stratejilerini karşılaştırırken, airdroplar ve DeFi farming yaklaşımlarının risklerini göz önünde bulunduruyor. Kripto piyasasında strateji çeşitliliği, getiri elde etme konusunda farklı alternatiflerin olmasını sağlıyor.
“Temellere dayalı yatırımlar kriptoda hala son derece karlı olabilir, ancak kendinizi fırsatlarla gerçekten sınırlandırırsınız.
Çok az sayıda ‘iyi proje’ mevcut ve bu projelere ulaşmanın çok fazla harika yolu da yok. Airdrop avcılığı + DeFi farming elbette 2 seçenek ama bu iki seçenekte büyümek zor. Ve mevcut lansmanların yapılandırılma şekliyle, TGE’de birçok proje satın almak ve kazanç elde etmek güçleşti.
Bence gerçekten kazanç elde etmek istiyorsanız trading tabanlı bir yaklaşım benimsemek çok daha iyidir, fırsat açısından çok daha iyidir ve farklı piyasa ortamlarında kendinize daha fazla esneklik sağlarsınız. Teknolojiyi öğrenmekte sorun yok ama bu yöntemi seviyorsanız başarılı olursunuz.”
Ayrıca, Japonya’nın ABD’ye yönelik artan ithalat planları ve diğer ülkelerle süren görüşmeler, uluslararası ticarette yeni dengelerin oluştuğunu gösteriyor. Bu durum, yatırımcıların küresel ekonomik gelişmeleri yakından takip etmesine neden oluyor.
Piyasalarda gözlenen dalgalanmalar ve spekülatif hareketler, yatırımcıların kısa vadeli stratejileri benimsediği bir ortam yaratıyor. Her biri, farklı analiz ve grafik yorumları ile geleceğe dair öngörüler ortaya koyuyor.
Yatırımcılar, stratejik kararlarını ekonomik gelişmelerin yanı sıra uluslararası ilişkilerin getirdiği belirsizlikleri de hesaba katarak almaya devam ediyor.