Kripto para borsası BitMEX’in eski CEO’su ve kurucu ortağı Arthur Hayes, ekonomik döngülerin yerel ve küresel olarak ikiye ayrıldığını belirtti. Mevcut döngünün yerel olduğunu vurgulayan Hayes, Bitcoin‘in ulusal kontrolden bağımsız olması nedeniyle altına kıyasla daha güvenli bir liman olduğunu savundu. Bitcoin’in son dönemdeki durgunluğuna rağmen, jeopolitik ve ekonomik değişimlerin önemli bir dönüm noktasında olduğunu ifade etti.
Üç Büyük Döngünün Ana Hatlarını Paylaştı
Hayes, 1930’lardan bu yana yaşanan üç büyük ekonomik döngüyü açıkladı. İlk döngü (1933-1980) mali baskı ve enflasyonla, ikinci döngü (1980-2008) deregülasyon ve küresel ticaretle, mevcut döngü (2008’den günümüze) ise jeopolitik gerilimler ve parasal genişlemeyle karakterize ediliyor. Hayes, Pax Americana’nın etkisi altında bu döngülerin nasıl şekillendiğine değindi.
ABD’nin tek kutuplu dünyadan, Çin ve Rusya gibi yeni güçlerin yer aldığı çok kutuplu bir düzene geçişinin etkileri olduğunu belirten Hayes, Bitcoin’in hükümet kontrolüne ve enflasyona karşı korumasını vurguladı. Bitcoin’in dijital ve merkeziyetsiz yapısının, altının fiziksel kısıtlamalarına karşı üstün olduğu görüşünde.
Fiattan Para Birimlerinden Kripto Paralara Geçiş Önerisi
Hayes, mevcut döngüde hükümetlerin savaş ekonomilerini desteklemek için kredi tahsis etmesiyle finansal baskının devam ettiğini ve bunun da enflasyona yol açtığını belirtti. Bitcoin gibi devlet kontrolünden bağımsız varlıklara yatırım yapılmasını tavsiye ederken, yeni döngüde merkez bankası bilançoları yerine mali açıklar ve banka kredilerinin takip edilmesi gerektiğini söyledi.
Yatırım İçin Kullanılabilir Çıkarımlar
Hayes’in önerileri doğrultusunda yatırımcılar için şu çıkarımlar yapılabilir:
- Bitcoin gibi merkeziyetsiz ve dijital varlıklara yatırım yapın.
- Merkez bankası bilançoları yerine mali açıkları ve banka kredilerini takip edin.
- Jeopolitik ve ekonomik değişimlere karşı portföyünüzü çeşitlendirin.
Hayes, Bitcoin’in gevşek mali ve parasal koşullar sayesinde yeniden ivme kazanacağına inanıyor. 1930’lar ve 1970’lerle günümüz arasında paralellikler kurarak, ekonomik değer kaybı yaşanırken fiat para birimlerinden kripto paralara geçişin önemine dikkat çekti.