ABD’nin Çin’e uygulamaya koyduğu yeni gümrük tarifeleri, küresel finans piyasalarında önemli dalgalanmalara neden oluyor. Bu önlemler, hem hisse senedi hem de kripto para piyasalarını etkileyerek yatırımcıları belirsizliğe itiyor. Artan ekonomik gerilim, özellikle Bitcoin ve Ethereum gibi önde gelen dijital varlıkların seyrini yakından etkiliyor.
Ekonomik Gerilim ve Güvenli Limanlardaki Değişim
Piyasalarda artan korku ve belirsizlik, volatilitenin ölçütü olan VIX endeksinin sürekli 40’ın üzerinde seyretmesiyle kendini gösteriyor. Geleneksel güvenli liman olarak görülen altın ve ABD tahvilleri, bu dönemde yatırımcıların aradığı istikrarı sağlayamayınca, riskten kaçınma stratejileri yerini panik müdahalelere bırakmaya başladı. Yatırımcılar faizlerin düşük tutulması umuduyla tahvil piyasasına yönelirken, getirilerdeki keskin artış dikkat çekiyor.
Kripto Piyasalarında Belirsizlik Rüzgarları
Küresel ekonomik gerilim ortamında Bitcoin, 75 bin dolar üzerindeki seviyesinde direnç göstermeye çalışıyor. Ancak bu kritik destek noktasının kırılma ihtimali, piyasanın geleceği konusundaki endişeleri artırıyor. Ethereum ise son aylarda yaşadığı değer kaybıyla yatırımcıların gözünde konumunu zayıflatmış durumda. Yatırımcılar, bu belirsiz ortamda alternatif stratejilere yönelerek opsiyon piyasasında yeni getiri fırsatları araştırıyorlar.
QCP Capital, “Yatırımcıların güven arayışı mevcut dalgalanma döneminde tatmin edici sonuç vermiyor. Bitcoin destek seviyesinin kırılması, ani panik satışların başlamasına yol açabilir.” şeklinde değerlendirmede bulunuyor.
ABD’nin borçlarını düşük faizle finanse etme çabası, tahvil getirilerinde keskin artışa neden oldu. 10 ve 30 yıllık tahvillerde görülen artış, kredi risk primlerinde genişleme yaşanmasına ve risk iştahının azalmasına zemin hazırladı.
Piyasa aktörleri, Fed’in faiz politikasını aniden yumuşatması veya Trump yönetiminin müdahale sinyallerine odaklanmış durumda. Ancak mevcut ekonomik veriler, enflasyonun ve düşük işsizlik oranlarının bu tür adımları zorlaştırdığını gösteriyor. Yatırımcı beklentileri ile gerçekler arasındaki fark, piyasaların geleceğine dair soru işaretlerini artırıyor.
Bu gelişmeler, yatırımcıların portföylerini yeniden gözden geçirmelerine ve risk yönetimlerini güçlendirmelerine neden oluyor. Küresel piyasalarda yaşanan bu belirsizlik ortamı, stratejik hamlelerin ve alternatif yatırım araçlarının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.