ABD İç Gelir Servisi (IRS), merkezi olmayan finans (DeFi) platformlarına yönelik yeni bir vergilendirme düzenlemesini kesinleştirdi. Bu yeni düzenlemeye göre, DeFi protokolleri, piyasadaki geleneksel aracı kurumlarla aynı sorumlulukları taşıyacak. Kullanıcı işlemleri hakkında bilgi toplayarak bunları raporlama yükümlülüğü getiriliyor. Ayrıca, kullanıcılarına gelirlerini bildiren Form 1099 göndermeleri gerekecek.
DeFi’de Gizlilik ve Merkezileşme Tartışması
DeFi platformları, geleneksel bankacılık sistemlerine meydan okuyarak gizlilik ve merkeziyetsizlik sunmayı vadediyor. Ancak yeni düzenlemeler, bu protokollerin kullanıcı adları ve adres bilgileri gibi verileri saklamasını zorunlu kılıyor. Öte yandan, doğrudan akıllı sözleşmeler aracılığıyla eşler arası işlem yapan veya sahte bilgilerle platformu kullanan müşterilerin nasıl izleneceği belirsizliğini koruyor.
Kullanıcı bilgilerinin zorunlu tutulması, DeFi’nin temel ilkelerinden biri olan anonimliği tehlikeye atıyor. Bu da regülasyonların hem mahkeme hem de Kongre’de ciddi tartışmalara yol açabileceğini gösteriyor. Daha önce benzer bir merkezileştirme adımı FTX skandalında KYC gibi süreçlerin eksikliğiyle ilişkilendirilmişti.
Düzenlemenin Etkileri ve Gelecek Planları
Yeni düzenlemenin 1 Ocak 2027 veya sonrasında yürürlüğe girmesi planlanıyor. DeFi üzerinde planlanan bu regülasyon adımları, özellikle küresel kripto piyasasının geleceği ve yatırımcı güvenliği açısından önemli sonuçlar doğurabilir. Bununla birlikte, bu kuralların ne kadar uygulanabilir olduğu tartışma konusu olmaya devam ediyor.
Pek çok uzman, hazırlanan düzenlemelerin DeFi platformlarında özgürlük ve gizliliği sınırlandıracağını düşünüyor. Örneğin, Consensys’ten Bill Hughes, bu tarz bir yasanın hem hukuki hem de politik düzeyde karışıklıklara neden olabileceğini iddia ediyor. Bu olası gelişmeler, kripto endüstrisinin yönünü etkileyebilir.