Geçtiğimiz hafta enflasyon verilerinin beklentilerin altında gelmesi, piyasada moral artırıcı görünse de, iki aydır düşük enflasyon rakamlarına rağmen kripto para piyasasında canlanma gözlemlenmiyor. Bu durum, ABD ve Çin arasındaki ticari gerginliğin yanı sıra uygulanan tarifelerin gelecekte daha ciddi problemlere yol açabileceği endişesini artırıyor.
ABD Ekonomisi ve Tarife Uygulamaları
ABD’de uygulanan yeni tarifeler, ürün fiyatlarının yükselmesine neden olurken enflasyondaki düşüşün sadece geçici bir etki olduğunu düşündürüyor. Fed üyeleri, tek seferlik bir etkiden çok, tarifelerin uzun vadede ticaret ve fiyatlar üzerinde geniş kapsamlı sorunlara neden olabileceğini dile getiriyor. Çin’e ek vergi oranının %104 olarak belirlenmesi karşısında, ABD diğer bazı ülkeler için %10 sabit vergi ve 90 günlük geçici duraklama kararı almış durumda.
ABD vatandaşları, yurt dışından gelen ürünler üzerinde artan fiyat yükümlülüğü ile karşı karşıya kalıyor. İthalatta Çin’e olan bağımlılığın yüksek olması, ev sahibi piyasada ciddi bir fiyat artışına sebep olurken, satıcılar ürün fiyatlarını hızlıca %70’e varan oranlarda yükseltme yoluna gidiyor.
Kripto Piyasalarındaki Belirsizlik ve Endişeler
Kripto para piyasasında yatırımcılar, ekonomik istikrarsızlık ve tarifelerin sürdürülemez seyrinden ötürü belirsizlik yaşıyor. Trump’ın ABD’ye üretimi çekme çabalarına yönelik vaatlerine rağmen, kalkınma süreci ve yerel üretimin teşvik edilmesi, kısa vadede enflasyonun hafifleyeceği beklentilerini tam olarak karşılamıyor. Bu süreçte, alternatif pazarlara yöneliş ve Çin’in ihracat avantajı, ticaret dengelerinde yeni riskler oluşturuyor.
Pazar koşullarının karmaşıklaşması, ABD satıcılarının farklı ülkelere yönelerek risklerini dağıtma çabasıyla birleşiyor. Uzun vadeli ticaret stratejilerinde, yerel üretimin desteklenmesi ve dışa bağımlılığın azaltılması önemli hale geliyor.
Çin’in süreç içindeki konumunu değerlendiren uzmanlar, piyasalardaki dalgalanmanın ancak Çin ile ABD arasında yapıcı diyalogların başlamasıyla kontrolden çıkabilecek boyuta ulaşacağını belirtiyor.
“Konuşmak istiyorsanız kapı açık ancak diyalog karşılıklı saygı temelinde eşit bir zeminde yürütülmelidir. Eğer savaşmak istiyorsanız, Çin sonuna kadar savaşacaktır. Baskı, tehdit ve şantaj Çin ile başa çıkmanın doğru yolu değildir.”