Popüler dijital varlık savunucusu Michael Saylor, düzenlediği CPAC konferansında ABD’nin dijital arenada rekabetinde önemli bir adım atması gerektiğini belirtti. Ülkenin, küresel dijital ağ içerisinde %20 pay sahibi olmasının, ekonomik gücünü pekiştireceğini savunan Saylor, dijital mülkiyetin düşük maliyetle edinilebilmesinin yanı sıra, stratejik bir risk taşıdığını ifade etti.
Stratejik Perspektif ve Uluslararası Rekabet
Saylor, dijital varlıkların geleceğin ekonomisinde kritik yer tuttuğunu ve diğer ülkelerin yani Suudi Arabistan, Rusya, Çin ile Avrupa’nın benzer adımlar atabileceğini öne sürdü. Konferansta, Amerika Birleşik Devletleri’nin dijital alanda liderliği elde etmesi halinde uluslararası arenada avantajlı bir konuma geleceği vurgulandı.
Michael Saylor: “Dijital varlıklar şu anda uygun fiyatlarla elde edilebiliyor, fakat bu alanda %20’lik pay ABD için kritik önem taşıyor. Bu sayede ülkemiz ekonomik liderliğe adım atacaktır.”
ifadesiyle sözlerine açıklık getirdi.
Ekonomik Güç ve Siber Üstünlük
Konferansta ayrıca, dijital mülkiyetin ekonomik stratejilerde oluşturduğu etkinliğe dikkat çekildi. Ulusal güvenlik ve ekonomik planların dijital varlıklar üzerinden şekillendirilmesinin, gelecekteki rekabet ortamında belirleyici olacağına inanılıyor. Wyoming Senatörü Cynthia Lummis’in de desteklediği görüş, ekonomik sorunların yanında stratejik dijital rezervlerin önemini ortaya koydu.
Lummis, dijital varlık yönetiminin uluslararası politikalarla harmanlanması gerektiğini belirterek, bu alandaki yatırımların sadece ekonomik değil, aynı zamanda güvenlik stratejilerine de etki edeceğine dikkat çekti. Bu açıklamalar, dijital varlıkların gelecekte devlet politikalarını şekillendirecek önemli unsurlar arasında yer aldığını gösteriyor.