Küresel piyasalarda yaşanan gelişmeler, yatırımcıların portföy tercihlerinde önemli değişikliklere neden oluyor. ABD öncülüğündeki ticaret gerilimleri ortamında altın, yatırımcılar tarafından güvenli liman olarak tercih edilmekte; Bitcoin ise beklenen güç ve değer artışını sağlayamıyor. Bu durum, iki varlık arasındaki dengenin altına kaymasıyla sonuçlanıyor.
Stratejik Oranlarda Düşüş ve Değer Artışı
Veriler, Bitcoin’in dolar karşısındaki değeri ile ons başına altın fiyatı arasındaki oranın 34 seviyesine gerilediğini gösteriyor. Önceki yılların zirve rakamlarına kıyasla belirgin bir yüzde 15 civarı düşüş söz konusu. Bu rakamlar, kripto para piyasasındaki dalgalanmanın altın piyasasındaki güvenli liman eğilimine karşın daha kısıtlı kalmasını ortaya koyuyor.
Ayrıca, yılbaşından bu yana altın fiyatları yüzde 10 civarında bir artış yakalayarak ons başına yaklaşık 2.877 dolar seviyesine ulaşmış durumda. Yatırımcılar, ABD ile Çin arasındaki gerginlik ve belirsizlik ortamını göz önünde bulundurarak riskten kaçınma stratejisine yöneliyor.
Küresel Tansiyon ve ETF Etkileri
Ticaret anlaşmazlıkları ve uygulanan tarifeler, altın talebinde artışa sebep oluyor. Büyük finans kuruluşlarının piyasaya 4 milyar dolarlık altın külçe teslimatı gibi adımları, altının güvenli liman algısını güçlendiriyor. Aynı zamanda, ABD’de işlem gören ETF yatırımları teknik arbitraj süreçleriyle şekilleniyor.
Markus Thielen, ETF alımlarının eşzamanlı spot ve vadeli işlemlerle dengelenebileceğini belirtti. Aşağıdaki açıklamada Thielen’in ifadesine yer verilmiştir;
“ETF işlemleri, eş zamanlı spot ya da vadeli satışların açılmasıyla dengelendiği için sistemde belirgin bir fiyat etkisi yaratmayabilir.” – Markus Thielen
Piyasa aktörlerinin küresel ticaret gerilimlerini yakından takip ettiği ve portföylerini bu doğrultuda çeşitlendirdiği gözlemleniyor. Altının güvenli liman rolü pekişirken, Bitcoin piyasasındaki dalgalanmalar ve ETF işlemleri de yatırımcıların kısa vadeli stratejilerinde önemli yer tutuyor.