Bitcoin, uzun bir süredir dalgalı bir seyir izlese de son dönemdeki yükselişiyle dikkatleri üzerine çekti. Özellikle Donald Trump’ın siyasi zaferi ve ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimi kararları, Bitcoin’in fiyatını olumlu yönde etkiledi. Bu gelişmeler neticesinde Bitcoin, 75.000 dolar seviyesini aştı ve ardından 77.000 dolar seviyesinin üzerine çıkarak yeni bir tüm zamanlar rekoruna ulaştı.
On-Chain Metriklerin Önemi
Piyasa analistleri, Bitcoin’in bu yükselişiyle teknik analiz yöntemlerinden ziyade, on-chain metriklere bakmanın daha faydalı olduğunu belirtiyor. En dikkat çeken gösterge olan Rainbow Chart, Bitcoin’in piyasa değerinin hala potansiyelinin altında olduğunu işaret ediyor. Diğer yandan, RSI göstergesi de Bitcoin’in aşırı alım bölgesinde olmadığını ve daha fazla büyüme şansı olduğunu gösteriyor.
Ek olarak, 200 haftalık ortalama ısı haritası Bitcoin’in henüz zirve noktasına ulaşmadığını gösterirken, alım fırsatlarının hala var olduğunu belirtiyor. Bu, yatırımcıların ilgisini diri tutuyor ve yükseliş trendinin devam edebileceği fikrine katkı sağlıyor.
Piyasa ve Yatırımcı Davranışları
Cumulative Value Coin Days Destroyed (CVDD) verilerine göre, piyasada alım fırsatları dört gözle takip ediliyor. 2 Yıllık Çarpan grafiği ise Bitcoin’in hala büyüme alanına sahip olduğunu göstermekte. Bu göstergeler, piyasanın daha fazla yukarı ivme kazanabileceği anlamına geliyor. Bazı uzmanlar, Bitcoin’in değerinin 300.000 dolara kadar çıkabileceğini dahi iddia ediyorlar.
FOMO ve Fiyat Dalgalanmaları
ABD seçimleri ve FOMC toplantılarının ardından Bitcoin fiyatlarında %10’luk hızlı bir artış görülse de bazı analistler bu rallinin bir süre duraksayabileceğini öngörüyor. Geçmişte, Bitcoin’in güçlü yükselişleri sırasında aşırı heyecandan kaynaklanan “FOMO” etkisi, sıkça fiyat düzeltmelerine neden olmuştur.
Bitcoin’in fiyatındaki bu yeni yükselişin sürdürülebilir olup olmayacağına dair belirsizlikler devam ediyor. Yatırımcıların, hızlı karar vermek yerine piyasa verilerini dikkatle analiz etmeleri gerektiği vurgulanıyor. Deneyimli yatırımcılar, FOMO’nun etkilerine karşı temkinli kalarak uzun vadeli stratejiler oluşturmanın önemine dikkat çekiyorlar.