ABD’deki kripto yatırımcıları, spot Bitcoin ETF’nin onaylanmasını umarken, bazı analistler bu tür yatırım araçlarının bireyleri kendi kendine saklama yöntemlerinden uzaklaştırabileceğini dile getiriyor. Spot Bitcoin ETF’ler, Bitcoin’in fiyatını takip ederek yatırımcılara geleneksel aracılık hesapları üzerinden Bitcoin alıp satma imkanı sunuyor. Buna karşılık, kendi kendine saklama yöntemleri ise kullanıcılara Bitcoin’e doğrudan sahip olma ve özel anahtarları bizzat yönetme fırsatı veriyor.
Sektör analistleri çoğunlukla, spot Bitcoin ETF’lerin ve self-custody çözümlerinin birbiriyle rekabet etmediğini, farklı ihtiyaçları karşıladığını belirtiyor. Samson Mow, ETF’lerin özellikle dayanak varlığı elinde bulunduramayan fonlar ve kurumsal yatırımcılar için uygun olduğunu, ancak bireysel yatırımcıların gerçek Bitcoin tutmasının önemini vurguluyor. Mow’a göre, kurumların da zamanla doğrudan Bitcoin saklama yetkilerini elde edebileceğini ifade ediyor.
David Gerard gibi bazı uzmanlar da ETF ve self-custody yöntemlerinin farklı profildeki yatırımcılar için uygun olduğunu savunuyor. Gerard, kendi Bitcoin’lerini tutmak isteyenlerin yanı sıra anahtar yönetiminin risklerinden kaçınmak isteyen yatırımcılar için de seçeneklerin mevcut olduğunu belirtiyor. Leah Wald ise konuyu bir tercih meselesi olarak değerlendiriyor ve yatırımcıların kendileri için en uygun yöntemi seçebileceklerini anlatıyor.
Sonuç olarak, ABD’de spot Bitcoin ETF’lerin onay süreci ve kripto varlık saklama yöntemleri arasındaki ilişki hâlâ aktif bir tartışma konusu. Ancak sektör temsilcileri, yatırımcıların ihtiyaç ve tercihlerine göre farklı yatırım ve saklama yöntemleri arasında bir seçim yapabilecekleri konusunda hemfikir.